Mersin’in Erdemli ilçesinde UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ndeki Korykos Antik Kenti’nin parçası olan, Doğu Akdeniz’in gözde turizm merkezlerinden Kızkalesi, bu bayramda turizmden istediği payı alamadı. Kızkalesi Turizm ve Kültür Yardımlaşma Derneği Başkanı Hüseyin Çalışkan, 9 günlük bayram tatilinde tesislerin çoğunda doluluk oranının yüzde 100’e ulaştığını fakat gelen tatilcilerin turistten çok günü birlik misafir olması nedeniyle, turizmcilerin bu bayramı da yine hüsranla geçirdiğini söyledi. Mersin’in turizmden hak ettiği payı alabilmesi için Kızkalesi’nin kara uzantısı olan Korykos Antik Kenti’nin bir an önce turizme kazandırılması gerektiğinin altını çizen Çalışkan, “Montenegro’nun El Mundo Antik Kenti, Rodos Adası örneklerindeki gibi Korykos Antik Kenti’nde de arkeolojik kazılarla old town (eski kent) gün yüzüne çıkartılarak geçmiş dönemin ambiyansının yaşatılacağı, içerisinde sosyal yaşam alanlarının da yer alacağı açık hava müzesi haline getirilmelidir. Bu bir öneri değil artık zorunluluktur” dedi.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ndeki Korykos Antik Kenti’nin parçası olan, Doğu Akdeniz’in gözde turizm merkezlerinden Kızkalesi, bu yıl da bayram tatilinde adeta doldu taştı. Kızkalesi Turizm ve Kültür Yardımlaşma Derneği Başkanı Hüseyin Çalışkan, okulların tatil edilmesi, erken açıklanan 9 günlük bayram tatilinde tesislerin çoğunda doluluk oranının yüzde 100’e ulaşmasına rağmen, bölgenin turistten daha çok günü birlik tatilcilere ev sahipliği yapması nedeniyle turizmcilerin bir bayramı daha hüsranla geçirdiğinin altını çizdi.
“MERSİN TURİZMİNİN KURTULUŞ REÇETESİ: KORYKOS ANTİK KENTİ’DİR”
Kızkalesi’nin Roma dönemine dayanan tarihi kalıntıları, uçsuz bucaksız sahili ve eşsiz kumsalıyla turizmden yeteri kadar payını alamadığını dile getiren Çalışkan, bölgede turizm sektörünün canlılık kazanması için tek kurtuluşunun markalaşmadan geçtiğini vurguladı. vurguladı. Çalışkan, “Kızkalesi’ne olan ilgi giderek artıyor. Bölgeye gelen misafir kitle kalitesinin yukarı yönlü ivme kazanması için ailelerin ve turistlerin uğrak noktası haline getirmek, ve daha fazla ziyaretçi çekmek için bizler de üstümüze düşeni yapmalıyız. Kızkalesi’ne gelen insanlar arabasına kumanyasını alıp yoldan meyve alıp sahilde bu ürünleri tüketen insanlar. Bu insanlar esnaftan herhangi bir şey almıyor. Otellerde konaklamıyor. Kumanyasını yanında getiriyor ve burada otele gelen veya ev yatırımı yapan yazlıkçıların rahatını kaçırıyor. Günübirlikçi, yazlıkçı ve turizmcileri ayırmadığımız sürece Kızkalesi bölgesinin kalkınması mümkün değil. Dolayısıyla bizim bunlara çözüm bulmamız lazım. Kızkalesi turizminin canlanması için tüm kamu kurum kuruluşlarının, yerel yöneticilerin, işletmecilerin ellerini taşın altına koyması gerekmektedir. Kızkalesi kendisini revize etmediği, markalaşmayı tam anlamıyla başaramadığı sürece her sezonu yine hüsranla geçirmeye devam edecek. Bu nedenle Kızkalesi başta olmak üzere Mersin turizminin kurtuluş reçetesi Korykos Antik Kenti’dir.” şeklinde konuştu.
“KORYKOS ANTİK KENTİ’NDE OLD TOWN GÜN YÜZÜNE ÇIKARILMALI”
Deniz içindeki konumuyla sadece Mersin’in değil, Türkiye’nin tarihi simgelerinden biri olan Kızkalesi’nin kara uzantısı olan Korykos Antik Kenti’nin de bir an önce turizme kazandırılması gerektiğinin altını çizen Çalışkan, “Montenegro’nun El Mundo Antik Kenti gibi Rodos Adası örneklerindeki gibi Korykos Antik Kenti’nde de arkeolojik kazılarla old town (eski kent) gün yüzüne çıkartılarak acilen turizme kazandırılmalıdır. Korykos Antik Kenti yapılacak arkeolojik kazılarla tarihi yapısı bozulmadan eski şehir gün yüzüne çıkartılarak, geçmiş dönemin ambiyansının yaşatılacağı açık hava müzesi haline getirilmelidir. Örneğin; içerisinde kafelerin, yaşam alanlarının olduğu, alışveriş yapabilecek boncuk, takı satan küçük esnaflarında yer alacağı, sanat sergilerinin açılacağı, müzik dinletilerinin yapılacağı sosyal bir alana dönüştürülmelidir. Bu bir öneri değil artık zorunluluktur. Mersin’in turizmden istediği payı alabilmesi için Korykos Antik Kenti’nde eski şehri gün yüzüne çıkartıp tarihi ambiyansı yaşatarak, turizme kazandırmak zorundayız.” dedi.
