Türk Eczacılar Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odası, yurt genelinde eş zamanlı açıklama yaparak 13 yıldır değiştirilmeyen ilaç fiyat kararnamesinin yarattığı koşullara bir de ekonomik krizin eklenmesiyle eczacıların tükenme noktasında olduğuna dikkat çekti. Açıklamada, eczacılık mesleğinin sorunlarının görmezden gelinmesi halinde eczacılar olarak gerekirse eczane kapatma da dâhil olmak üzere kademeli eylem planlarının acilen hayata geçirileceği vurgulandı.
Serhat Can YETİK
Türk Eczacıları Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odasının Başkanları ve yöneticileri 43. Dönem I. Bölgelerarası Toplantısı için 23-25 Haziran tarihlerinde Konya’da bir araya gelmişti. Bu toplantıda eczacılık mesleğinin gündemindeki konular ele alınarak ulaşılan ortak iradenin kamuoyuyla paylaşılmasına karar verildi. Bu nedenle yurt genelinde ortak basın açıklaması yapan eczacılar yaşadıkları sorunlara dikkat çekti.
“SORUNLAR ARTIK KATLANILAMAZ BOYUTA ULAŞTI”
Mersin Eczacı Odası eş zamanlı basın açıklamasına katılarak ekonomik krizin altında eczacıların yaşadıkları sorunları ele aldı. Mersin Eczacı Odası Başkanı Uzm. Ecz. Özgün Sağır, “Türk Eczacıları Birliği, tüm Bölge Eczacı Odaları ve ülkemizin dört bir yanında hizmet sunan meslektaşlarımız, üstlendikleri sorumluluğunun bilincinde, toplum sağlığını koruma ve geliştirme ana hedefiyle eczacılık mesleğini onurlu bir şekilde sürdürebilmek için var gücüyle çalışmaktadır. Ancak mesleğin karşı karşıya kaldığı sorunlar, artık katlanılamaz bir boyuta ulaşmış durumdadır. Eczacılık mesleği, benzeri daha önce hiç yaşanmamış bir ekonomik tehdit altındadır. Bu tehdidin ana sebebi, 2009 yılından bu yana eczacılarla ilgili olan bölümü bir türlü değiştirilmeyen ilaç fiyat kararnamesidir. 13 yıldır değiştirilmeyen ilaç fiyat kararnamesinin yarattığı koşullara bir de ekonomik krizin eklenmesi eczacıları tamamen tüketmiştir” dedi.
“ECZACILAR BORÇ SARMALINDA”
Eczacıların; kira, elektrik, doğalgaz, personel gideri gibi rutin ödemeleri dahi yapamayacak noktaya geldiğine dikkat çeken Sağır, eczacıların, ecza depolarına ödemelerinin biriktiğini ve bir kredi borcunu başka bir kredi borcuyla ödedikleri bir borç sarmalına girdiğini söyledi. En temel işletme giderlerini dahi karşılayamaz duruma gelen eczacıların bu borç sarmalından çıkmasının mümkün görünmediğini ifade eden Sağır, “Eczaneden birinin kapanma tehlikesi yaşadığı bu ortamda, eczane iflaslarının başlaması an meselesidir. Türk Eczacıları Birliği bu konuda diyalog kanallarını sonuna kadar kullanmıştır. Türk Eczacıları Birliğinin, sorunun çözümü için yaptığı sayısız girişim ve uyarı göz ardı edilmiş, her türlü yapıcı öneri görmezden gelinmiştir. Mesleğin sorunlarını çözme gayretinin gösterilmesi bir yana, içinde bulunduğumuz krizin derinleşmesine her geçen gün seyirci kalınmıştır. Ne yazık ki 44 bini aşkın eczacının ve eczacılık mesleğinin sorunları görmezden gelinmiş, adeta yok sayılmıştır. Mevcut koşulların, sadece bugünümüzü değil, geleceğimizi de kararttığı aşikardır” diye konuştu.
“İLAÇ YOKLUKLARI ARTIK DAHA SIK PERİYOTLARLA YAŞANIR HALE GELDİ”
Sağlık çalışanlarının özlük haklarıyla ilgili geçtiğimiz haftalarda TBMM’den geçen son yasal düzenlemede kamu eczacılarının hak ettikleri şekilde yer almamasını eleştiren Sağır, kamuda görev yapan eczacılar ile kamudan emekli eczacıların uğradığı hak kaybının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Hastaların ilaca erişimde sorun yaşadığını belirten Sağır, şunları söyledi:
“ Hastaların ilaca erişim sorununun çözülmesi bir yana, ilaç yoklukları artık daha sık periyotlarla yaşanır hale gelmiştir. Son dönemde özellikle diyabet, tansiyon, kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklara ait ilaçlara erişimde güçlük yaşanmaktadır. Hastalarımızın yaşadıkları bu mağduriyetin sorumlusu eczacılar değildir. Yaşanan bu soruna kalıcı ve gerçekçi bir çözüm bulunmazsa, vatandaşlarımızın ilaca erişimi her geçen gün daha da zorlaşacaktır. Bu durum ciddi sağlık sorunları yaratacaktır. Bununla birlikte, başta onkoloji ilaçları olmak üzere çok sayıda yeni nesil ilaç, Türkiye’ye gelmemektedir. Hastalarımız daha etkin ve yenilikçi tedavi yöntemlerinden mahrum kalmaktadır. Hastalarımıza fiyat farkı çıkarmayan ilaç neredeyse kalmamıştır. Bazı ilaçlarda, Sosyal Güvenlik Kurumunun karşıladığı tutarın daha fazlasını hastalarımız cebinden ödemek zorunda kalmaktadır. Mevcut ekonomik koşullar düşünüldüğünde, hastalar açısından sürdürülemez olan bu durum, eczacılar açısından da mağduriyet yaratmaktadır. ”
“KADEMELİ EYLEM PLANIMIZ ACİLEN HAYATA GEÇİRİLECEKTİR”
Son yıllarda eczacıların yaşadığı sorunları gündeme getirdiklerini ancak bir sonuç alamadıklarını belirten Sağır, meslek onurunu korumak için kademeli eylem planını harekete geçireceklerini ifade etti. Türk Eczacıları Birliği ve 54 Bölge Eczacı Odasının öncelikli gündem maddesinin, mesleki sürdürülebilirliği sağlamak olduğunu belirten Sağır, “Burada ifade ettiklerimizin dışında, mesleğimizin çok sayıda çözüm bekleyen sorunu bulunmaktadır. Tüm bu sıkıntıların ve eczacılık mesleğinin sorunlarının görmezden gelinmesi, mesleğimizin sorunlarını çözme istek ve iradesinin bulunmadığını göstermektedir. Eczacılar, kendilerini yok sayan bu iradeye boyun eğmemeye kararlıdır. Eczacılar olarak birlikte eylemsel tavır gösterme kararımız; mesleğe başlarken ettiğimiz yeminin gereğidir. Bu yeminin gereği olarak harekete geçmekten başka çaremiz kalmamıştır. Meslek onurumuzu korumak için gerekirse eczane kapatma da dâhil olmak üzere kademeli eylem planımız acilen hayata geçirilecektir. Bu çerçevede, Anayasal demokratik haklarımızı kullanacağımız yönündeki güçlü irademizi kamuoyunun bilgisine sunarız” şeklinde konuştu.